Seyahat, bir kültürü keşfetmenin, tarihi dokunuşları hissetmenin ve dünyanın dört bir yanındaki muazzam yapıları görmeyi sağlayan bir macera. Bu yazıda, göz kamaştırıcı bir yapı olan Şeyh Zayed Camii’ni keşfedeceksiniz. Abu Dabi’nin bu mücevheri, modernizm ve geleneksel mimari arasında muazzam bir denge sağlayarak ziyaretçilere unutulmaz bir deneyim sunuyor.
Abu Dabi’nin ikonları arasında çok değerli bir yere sahip olan ve bembeyaz bir rüya gibi yükselen Şeyh Zayed Camii, aynı zamanda bu şehrin kalbinde bir huzur ve maneviyat vahası. 82 kubbeden oluşan devasa yapı, güneş ışığıyla adeta parlıyor. 7 avludan oluşan labirentte kaybolurken, her köşede farklı bir mimari tarza ve estetiğe tanık oluyorsunuz.
Şeyh Zayed Camii’ne nasıl girilir?
Biliyorsunuz ki bir yapı, yer ya da kişi ünlenmişse ona ulaşmak zorlaşır. Şeyh Zayed Camii de hem güzelliği ile hem de tarihi ile adından bu kadar bahsettiriyorken biraz kalabalık olabileceğini düşünmüştüm elbette ancak bu kadarını ben bile tahmin etmemiştim.
Camiiye, devasa otoparkın yanında bulunan yer altı girişinden ulaşılıyor. Burada otoparkın altında mağazalar, yemek için fast food restoranları ile mini bir AVM bulunuyor. Ardından tabelaları takip ederek girişe ilerliyorsunuz.
Şeyh Zayed Camii’ne giriş ücretsiz ama ister grup olarak ister bireysel olarak gidin, mutlaka resmi sitesinden kayıt yaptırmanız gerekiyor. Resmi site https://visit.szgmc.gov.ae/en adresine gidip bilgilerinizi ve ziyaret zamanınızı dolduruyorsunuz. Ardından sistem size her bir ziyaretçi için ayrı bir QR kod veriyor. Camiiye girerken QR kodu okutarak içeri giriyorsunuz. QR kodu telefonunuzda da tutabilirsiniz ama çıktısını alıp yanınızda götürseniz daha iyi çünkü bazen girişteki makineler telefon ekranından kodu okuyamayabiliyor.
Caminin girişi bize neredeyse 1,5 saate mal oldu. Neden bu kadar uzun sürdüğünü merak ediyorsanız, ziyarete gelen çok fazla grup olduğu için. Girişleri münferit yapanlar bizden çok daha hızlı giriş yapıp, kısa sürede ziyaretlerini bitirip çıktılar. Ancak grup olarak gidiyorsanız bu biraz daha fazla zaman kaybına neden olabiliyor.
Tabi her zaman bu kadar büyük bir kalabalık olmuyormuş, o gün çok ekstra bir şekilde kalabalıkla karşılaşmamız da bizim şanssızlığımız oldu.
Şeyh Zayed Camii’ne giriş ücretsiz ama ister grup olarak ister bireysel olarak gidin, mutlaka resmi sitesinden kayıt yaptırmanız gerekiyor. Resmi site https://visit.szgmc.gov.ae/en adresine gidip bilgilerinizi ve ziyaret zamanınızı dolduruyorsunuz. Ardından sistem size her bir ziyaretçi için ayrı bir QR kod veriyor. Camiiye girerken QR kodu okutarak içeri giriyorsunuz.
Şeyh Zayed Camii İç Tasarımı
Camiye adım atar atmaz sizi büyüleyici bir atmosfer karşılıyor. Giriş avlusunda, beyaz mermerden yapılmış zarif bir abdest evi bulunuyor. Avluya girerken de gökyüzüne uzanan minarelerin heybetli görüntüsü sizi selamlıyor. Avlunun ortasında, caminin ana kubbesini destekleyen dört devasa sütun yükseliyor. Sütunların arasındaki kemerler, Arap mimarisinin zarif örneklerini sunuyor.
Ana salona yaklaştıkça, 96 sütunla desteklenen devasa kubbenin ihtişamı göz kamaştırıyor. Kubbenin iç kısmı, altın mozaiklerle süslenmiş ve ışık oyunlarıyla adeta bir gökyüzü hissi veriyor. Duvarlar ve zeminler, karmaşık ve zarif İslami motiflerle bezenmiş. Ana mihrabın arkasındaki altın mozaik ise adeta bir güneş gibi parlıyor.
Şeyh Zayed Camii Avlusu ve Bahçesi
Caminin etrafını saran avlu ve bahçeler, huzur ve dinginlik dolu bir ortam sunuyor. Beyaz mermer zeminler, palmiye ağaçları ve yemyeşil çimler, caminin ihtişamına artırıyor. Avlu ve bahçelerde, ziyaretçilerin dinlenebileceği ve caminin güzel manzarasının keyfini çıkarabileceği oturma alanları da mevcut.
Şeyh Zayed Camii’nin Tarihi
1996 yılında projesine başlanan cami, 2007 yılında tamamlanarak halka açıldı. Şeyh Zayed Camii, İslam sanatının en zarif örneklerini barındırıyor. İç mekanlardaki mozaikler, cam işçiliği ve ahşap oymalar, ziyaretçilere zengin bir kültürel deneyim sunuyor. Bu detaylar, İslam’ın sanatsal zenginliğini en saf haliyle yansıtıyor.
Şeyh Zayed Camii, farklı kültürlerin ve sanat akımlarının bir araya geldiği bir cami olarak öne çıkıyor. Osmanlı, Mısır ve İtalyan sanatının etkilerini görmek, bu yapıyı sadece bir cami değil, aynı zamanda kültürel bir kavşak olarak görmemize olanak tanır.
Ziyaretçilere Tavsiyeler
Camiyi ziyaret etmek için en uygun zamanlar, gün batımı ve akşam namazı sonrası. Bu saatlerde caminin aydınlatması ve atmosferi daha etkileyici. Ayrıca, günün bu saatlerinde çekilen fotoğraflar, caminin güzelliklerini en iyi şekilde yakalar.
Camiyi ziyaret ederken, kadın ziyaretçilerin örtü ve uzun elbiseler tercih etmeleri gerekiyor. Erkek ziyaretçiler de geleneksel giyim kurallarına uymalı. Bu kurallara uymadığınız takdirde zaten camiye maalesef alınmıyorsunuz. Cami içinde gezerken de birçok görevli, içerde de bu kurallara uyup uymadığınızı yakından takip ediyor zaten.
Şeyh Zayed Camii’in Anlamı
1996 yılında cami bir proje halinde sunulmuş, 1998 yılında ise temeli atılmış. Ancak caminin adı, 2004 yılında Şeyh Zayed’in vefatı üzerine isminin camiye verilmesiyle belirlenmiş.
Cami, Birleşik Arap Emirlikleri’nin kurucusu olan Şeyh Zayed bin Sultan Al Nahyan’ın anısına yapılan caminin sadece bir dini mekan olmanın ötesinde, toplumsal bir bağa da sahip olduğunu bilmelisiniz. Cami, ziyaretçilere bir liderin mirasının ne denli etkileyici olabileceğini göstermeyi amaçlıyor.
Şeyh Zayed Camii, açık fikirli ve hoşgörülü bir yaklaşımı simgeler. Farklı kültürlerin bir araya gelerek bu büyük yapıyı oluşturarak, bir arada yaşamanın ve birbirimizi anlamanın önemini vurgulamak istemişler.
Abu Dabi’nin kalbinde yükselen Şeyh Zayed Camisi, mimari zarafeti, kültürel zenginlikleri ve tarihi derinlikleriyle ziyaretçilere unutulmaz bir deneyim sunuyor. Şeyh Zayed Camisi’ni ziyaret etmek, sadece bir seyahat değil, aynı zamanda bir kültür yolculuğu ve estetik bir şölen anlamına geliyor. Abu Dabi’ye gittiğinizde, bu göz kamaştırıcı yapıyı keşfetmeyi unutmayın!
