fbpx

Karagöl Rüyası…

2014’ün Eylül ayında biz de, kendi Karadeniz turumuzda misafirlerimize eşlik etmek ve hem turun analizini kendi gözümüzden de yapabilmek, eksiklerini belirlemek, güzelliklerinin altını daha çok çizebilmek hem de yemyeşil doğasıyla herkesi büyüleyen Karadeniz’in efsaneleşen güzelliğine şahit olmak için yola çıktık.

Gezimizin başından sonuna kadar o kadar güzel yerler gördük ki her nokta için ayrı ayrı sayfalar ayrılabilir. Ancak öyle bir nokta vardı ki görür görmez şu cümleyi kurdurttu bana; “işte dünya üzerinde ‘cennet’ diye bir yer varsa orası kesinlikle burası”.

Daha gölün ucunu henüz görmüştüm ki koşarak kenarına kadar gittim ve hayranlıkla birkaç dakika sadece izledim. Rehberimiz, göl hakkında biraz bilgi verdi ve isteyenlerin göl çevresinde tur atabileceklerini söyledi. Ardından birkaç kişi ile birlikte yürümeye başladık ve elimde telefon, gölün her karesini çekerken buldum kendimi. O kadar güzel ve büyüleyiciydi ki her adımda ayrı bir şeye şaşırmadan duramıyordum. Güneş burada başka doğuyordu sanki ve renkler muhteşemdi. Kendimi (Gerçekten) Yeni Zelanda’da Hobbit’lerin mekânında gibi hissettim. Sanki bir film karesinin içinde, kocaman bir setteydim. Her şey tam manasıyla mükemmeldi. Sadece bedenim değil, ruhum da nefes almaya başlamıştı ve ormanın içine doğru yürümek istiyordum sadece.

Turumuzu tamamlayıp, geldiğimiz noktaya döndüğümüzde oradaki banklara oturup birer bardak çay içtik ve gölün mucizesi karşısında eriyip gittik. Birkaç saat sonra artık oradan ayrılmak zorundaydık ve ben kendimi, şanslı azınlıktan hissettiğim için çok mutluydum.

Karagöl’ü görmeye ömrümün bir noktasında bir kez daha gitmeyi o kadar çok istiyorum ki ve gelecekte gittiğimde, Karagöl’ün el değmemiş doğasının bozulup, çevresinin otel ve pansiyonla dolmasından o kadar çok korkuyorum ki… Umarım Karagöl, kurtarılmış bölge olarak hizmet vermeye ve güzelliğini sergilemeye ömür boyu devam edecek ve ben, genişleyen ailemle, çocuklarımla ve sevdiklerimle Karagöl’ü ziyaret etmeye gidip çevremdekileri de Karagöl’e âşık edip geri dönebileceğim…

Hayatınız boyunca elbette ki siz de birçok güzel yer gördünüz ve oranın büyüsü ile heyecanlandınız… İşte Karagöl de benim hayatım boyunca karşılaştığım en masalsı yerdi. Sanki gerçekte böyle bir yer yoktu ben rüyadaydım. Hatta kendi rüyamda bile değil bir Yeni Zelandalının rüyasındaydım. Öyle bir yer yok gibi bir şeydi, mucize gibi bir şey sanki… Ve belli ki hayatım boyunca Karagöl’ün kulaklarını çınlatacağım. Sizin de kulaklarını çınlatacağınız yerler varsa bunları kendi seyahat rotalarımıza eklemekten büyük mutluluk duyarız.

Hayatınız boyunca anlatacak yerlerinizin olması dileklerimle…

Leave a Reply

Ödemeye Devam Et