Şimdiye kadar gidip gördüğümüz yerlerden dönerken o ülkenin çarşı pazarları, tarihi yapıları, meydanları kadar önemli bir ayrıntı daha var; müzeleri… Bir ülkenin müzeleri, o devletin geçmişini gözler önüne tüm çıplaklığı ile serer. Gittiğiniz ülkenin karakteristik yapısını, müzelerinin alt metninden okuyabilirsiniz ve orası hakkında gelişen fikirlerinizi, müzeleri ile daha sağlam bir temele oturtabilirsiniz.
Bu fikirden yola çıkarak size, dünyanın en ilginç müzelerini tanıtmak ve gelecek gezi planlarınıza ekleyecek rotasyonlar çizmek istedik. Bakalım hangi müzeler ilginizi daha çok çekecek?
1.Jura Jeolojik Zamanı Teknoloji Müzesi: Bu müze, Amerika’nın Kaliforniya eyaletinde bulunan en ilginç müzelerden birisi… 150 milyon yıl önce sonlanan Jura Jeolojik Zamanı’nın özellikle de teknolojik yönünü gösteren maketler ve kalıntılarla dolu olan bu müze, ilginizi çekecek. Sizi zamanın içinde yolculuğa çıkaracak olan müzeyi gezerken hayal gücünüzü zorlayacaksınız…
2.İngiliz Çim Biçme Makinası Müzesi: “Böyle bir müze mi olur” demeyin… İngilizlerin çok eski zamanlardan bugünlere kalan makinalarını görünce şaşıracaksınız ve önyargılarınızı yıkacaksınız. 400 kadar eski ve deneysel çim biçme makinasının sergilendiği müzede, Victoria döneminden kalma makinalar bile sergileniyor. Eğer siz de bu gelişimi merak ediyorsanız ve Lancarhire’ya yolunuz düşerse bu müzeyi mutlaka gezmeli ve gelişimi kendi gözlerinizle görmelisiniz.
3.Kansas Dikenli Tel Müzesi: Bu müze de sizi şaşırtacak müzelerin aşında geliyor. Alışık olduğumuzun dışında bir ismi ve amacı olan bu müzede oldukça ilginç bilgiler edineceksiniz. 1870’lerden de örneklerin bulunduğu müzede, tam 2000 çeşit dikenli tel sergileniyor. Ancak tabii ki sadece dikenli tel görmek için bu müzeye gitmeyeceksiniz. Aynı zamanda Kansas’ın Amerika’ya katkıları konusunda da oldukça bilgi sahibi olacaksınız…
4.Glore Psikiyatri Müzesi: İşte şimdi müze listemiz daha da ilginçleşmeye başladı. Bu müzeyle ilgilenmek için illa tıp sektöründe çalışıyor olmanıza gerek yok çünkü müzeyi gezerken, oldukça ilginç bilgilerin içine düşeceksiniz. Çünkü müzede, Ortaçağ’dan bugüne kadar uygulanan bütün psikiyatrik tedavi yöntemlerini öğrenebileceksiniz. Amerika’nın Missouri Eyaletine yolunuz düşerse bu müzeye uğramadan dönmeyin…
5.Sulabh Tuvalet Müzesi: İşte bizim için bir ilginç müze daha… ‘Bu müzeye neden gidilir ki’ diye düşünmeden önce içeriğini öğrenmekte fayda var… Hindistan’ın önde gelen sivil toplum örgütü kurucularından Dr. Bindeshwar Pathak, kurumunun kampüsünde tuvaletin gelişimini ve tuvalet şakalarını gösteren bir müzenin ihtiyacını duymuş. Müze şu anda Yeni Delhi kentinde yer alıyor…
6.Kafatası (Mutter) Müzesi: Yine Amerika’da yer alan başka ilginç bir müze… Philadelphia eyaletinde yer alan bu müzede, kafasından boynuz çıkan bir kadının balmumundan maketi de dâhil olmak üzere çok fazla kafatası örneklerine ve anatomik örneklere ulaşabileceksiniz.
7.Amsterdam İşkence Müzesi: Taş duvarları, dar koridorları ve loş aydınlatmasıyla sizi oldukça etkileyecek bir müzeye gireceksiniz. Müzeye giriş yaptığınız dev kapının gıcırtısı ise sizi girerken biraz geriyor… Ortaçağ’da kullanılan işkence aletlerinin sergilendiği müze, insanların acımasızlığını sergilemek için açılmış. İçeride, giyotin de dâhil olmak üzere çok çeşitli işkence aletini inceleyebileceksiniz.
8.Prag İşkence Müzesi: Bu müze de Amsterdam’dakine çok benzeyen ve yine Ortaçağ’da kullanılan işkence aletlerinin sergilendiği bir müze. Olur da yolunuz Amsterdam’a değil de Prag’a düşerse ve siz de bu İşkence Müzesi’ni mutlaka görmek istiyorsanız Prag’da da aynı müzeye erişebilirsiniz.
9.Cadılık Müzesi: İngiltere’nin Cornwall’daki Boscastle Şatosu’da bulunuyor. Cadılara ve cadılığın tarihine ilgisi olanların kaçırmaması gereken müze, sadece cadılık tarihini merak edenleri değil, Batı Avrupa ve İngiliz tarihini belgeler ve objelerle izlemek isteyenleri de içine çekiyor… Bu müzeyi gezerken aklınızda resmetmiş olan cadı figürünü bir yana bırakacağınıza emin olabilirsiniz. Yani bir süpürgenin üzerinde uçan, çirkin ve uzun burunlu o kadını unutacak ve bambaşka figürler hediye edeceksiniz hayal gücünüze… Aynı zamanda cadılığın çok eski tarihlere dayanan bir din olduğunu da öğreneceğiniz müzede, cadılığa ve mistik olana dair insan yapımı birçok objeyi de görme şansına sahip olacaksınız.
10.Cenaze Arabaları Müzesi: Barselona’da yer alan bu müze, en az Gaudi müzeleri kadar gezmesi ilginç bir müze… Kenti keşfetmek ve farklı yerler, farklı müzeler görmek isteyenler için oldukça ilgi çekici olabilir… 18. yüzyıldan bugüne çeşitli cenaze arabalarını görebileceğiniz müzede, arabaların içine oturtulan kuklalar da dönemin kıyafetlerine sahip.
11.Araf’taki Kutsal Ruhlar Müzesi: İşte bir ilginç müze daha… İsmini duyar duymaz insanın ilgisini çeken müze, Roma’nın katı Katolik inancına adanmış bir mabet… Tiber Nehri kıyısındaki Chiesa del Sacro Cuore del Suffragio kilisesinin bir odasında bulunan müzede sergilenen tüm objeler, Araf’taki ateşli ara yolda bulunan kutsal ruhlardan bir işaret olarak görülüyor ve son derece kutsal kabul ediliyor.
12.Japon Ramen Müzesi: Bu müze de en eğlenceli müzelerden birisi… Ramen Müzesi… Japon yemek kültürünün bir parçası olan ramen’ler (Japon eriştesi), 1958’den bu yana ülkede son derece popüler, öyle ki adına adanmış bir müze bile var… Yokohama’da bulunan müzede, Ramen’in farklı çeşitlerini deneyebilme zevkine ulaşacaksınız.
13.Almanya Ekmek Müzesi: Alman ekmeği oldukça meşhur… Daha doğrusu Almanların pastaları da herkes tarafından kabul edilen bir şöhrete sahip… Bu müzede de 18.000 adet ekmekle ilgili sanat eserleri ve tasvirler sizi oldukça şaşırtacak… Ekmek Müzesi’nde, taş devrinden kalma temsili fırınlardan 6000 yıllık tarihe sahip ekmeğin tasvir edildiği resimlere kadar birçok eser bulunuyor.
14.Barselona Parfüm Müzesi: Barselona’nın en büyük caddelerinden birisi olan Passeig de Gràci’de bulunan bu müzeyi bulmak biraz zor gibi gözükebilir çünkü müzeye giriş yaptığınız yer aslında bir parfümeri dükkânının kapısı. Buradan girdikten sonra arkaya açılan kapıdan geçecek ve inanılmaz bir dünyaya giriş yapabileceksiniz. Osmanlı’da ve Roma’da kullanılan en eski parfüm şişelerinden tutun da Avrupa tarihinde gelip geçen parfümlere ve şişelerine kadar birçok ilginç parfümle karşılaşacaksınız. Camekânlar halinde sıralanmış yüzlerce parfüm şişesini ve en ünlü markaların tasarımlarını gördüğünüzde şaşkınlığınızı ve hayranlığınızı gizleyemeyeceksiniz.
15.Sherlock Holmes Müzesi: Londra’da bulunan bu müze, dedektif yanınızı harekete geçirecek ve sizi oldukça heyecanlandıracak… Zaman tünelinde yolculuk yaptığınızı hissedeceğiniz müzede, Sherlock Holmes’un yaşamış bir kahraman olmamasına rağmen sizi bunun aksine inandıracak kadar gerçekçi dünyasına gireceksiniz. Şömine başında dedektif ve yakın arkadaşı Dr. Watson ile sohbet ettiğinizi düşünüp kendi polisiye kısa filminizi çekebileceksiniz. Müzenin yanında ise, anı satın alma dükkanı ve dedektifin ev sahibesi Bayan Hudson’ın restoranı bulunuyor.
İşte bu müzelerde ve çok daha fazlasında, birçok eser, sizlerin şaşkın ve hayran bakışları arasında sergileniyor. Hepsini görmek olmasa da en azından ilginizi çekenleri arasından ayıklayarak onlar için bir şehri keşfetmenin tadına varabilirsiniz…