Dubai’de çöl safari ve sonrasında gittiğimiz bedevi kampı eğlencesi anlatmaya çok değer bir hikaye ancak öncesinde itiraf etmem gereken bir şey var…
Dubai, Dubai’ye hiç gitmemiş birisi için gözde canlandırılması çok da kolay bir şehir değil. Demek istediğim, bir Avrupa şehri gibi daha önce hesaplanabilir bir matematiği yok. Evet gidenlerden duyuyorsunuz belki ama muhtemelen, gittiğinizde karşılaşacağınız şey, başkası anlatırken zihninizde canlanandan farklı olacak.
Bunu nereden mi biliyorum? Hem kendi deneyimimden hem de çevremde henüz Dubai’ye hiç gitmemiş kişilerin tepkilerinden. Geçen sene eşim Dubai’ye gidip döndükten sonra ballandıra ballandıra Dubai’yi, Dubai Mall’u, Dubai’deki yaşamı, alışverişi, yeme – içmeyi anlatırken aslında hem onun bu şehri bu kadar beğenmesine şaşırmıştım hem de bir şehrin bu kadar iddialı olması beni endişelendirmişti. Çünkü oradaki gösteriş, zenginlik, para, şaşaa çok iddialıydı. İçinde kendimi iyi hissedeceğimi asla düşünmemiştim.
Ocak 2024’te Costa Toscana gemisi ile Dubai & Abu Dabi & Katar & Umman turuna gittik. 8 günlük bu gezinin her anı anlatmaya değer… Eğer Costa Toscana gemisini merak ediyorsanız bununla ilgili yazıyı ve dilerseniz Costa Toscana gemisindeki deneyimlerimi iki farklı yazıda anlattım, o yazılardan bu konuyu çok daha ayrıntılı okuyabilirsiniz. Zira bu yazıda Dubai çöl safari turu deneyimimi ve sonrasında gittiğimiz bedevi kampını anlatacağım.
ÇÖL SAFARİ
Çölde safari eğlencemiz 16.00 gibi başladı ve toplamda bir buçuk saat kadar sürdü. Öncelikle bulunduğumuz AVM’den araçlar gelip bizi aldı. Bizi aldıkları jipler ile asfalt yolda yaklaşık yarım saat kadar gittik. Hareket etmeye başladıktan 15 dakika sonra şehrin biraz dışına çıkmıştık ve her yer gözümüzün alabildiğine çöl olmaya başladı.
Bu arada bir ek bilgi geçmek istiyorum;
Daha sonra nasıl araba kullandığına şahit olacağımız şoförümüz, tıpkı Dubai’de araba kullanan diğer herkes gibi çok dikkatli ve kurallara harfiyen uygun bir şekilde araba kullanıyor. Birleşik Arap Emirlikleri trafik kurallarının çok sıkı uygulandığı bir ülke. O kadar ki kirli, yıkanmamış bir araçla trafiğe çıkmanıza bile izin verilmiyor.l
Çöle ulaşmamız yaklaşık yarım saat sürdü. Çöle girer girmez, yani arabaların tekerleri kuma değer değmez şoförler indiler ve lastiklerin havasını indirdiler, bunun nedeni çoğunuzun bildiği gibi, kumda lastiklerin rahat gitmesi, kuma gömülmemesi. Ardından macera başladı…
Arabalar şoför hariç 6 kişilikti. Biz kızım İdil’le en arka iki koltukta oturduk. Tabi arkada olduğumuz için de çok savrulduk. Ama zaten bu, çöl safariyi yapmak istememizdeki en büyük nedendi, bolca savrulmak. Herkes kemerlerini bağladı ve bir o yana bir bu yana savrula savrula ilerlemeye başladık. İdil’in biraz midesi bulandı çünkü boyu kısa kaldığı için ön tarafını çok göremedi ve normal yolda bile midesi bulanan bir çocukla böyle bir şey yapma cesaretini nasıl gösterdiğimiz de o anda geldi aklıma, ama artık her şey için çok geçti. Tabi geri kalan yolu yürüyerek gitmeyi seçmiyorsak. Biz tabii ki de devam ettik.
Safari yaklaşık bir buçuk saat sürdü ama bunun içinde iki kere molalar da var. Yani arabada durma süremiz yaklaşık 45 dakika oldu. Fotoğraf için durduğumuz yerlerde inanılmaz kareler yakaladık. Zaten zamanlama da buna göre yapılıyor, tam güneş batmadan önce muhteşem fotoğraflar için şans veriyorlar, bu çok şahaneydi. Tabi molalardaki kum tepelerinden yuvarlanmak da çocukların en büyük eğlencesi oldu.
Dubai Çöl Safaride Ne Giyelim?
Ben Ürdün’de de daha önceden çöl safari yapmıştım ve oradaki kumla neredeyse benzer bir yapısı var Dubai çöl kumunun. İkisi de üzerinize yapışmıyor, bir kere çırptığınızda hemen akıp gidiyor. Tabi kapalı ayakkabı giydiyseniz ve içinde çok debelendiyseniz kıyafetlerinizden, saçınızdan, ayakkabılarınızdan dökülmeyen kumlar sizinle otele kadar gelebiliyor.
Ben çöl safariden sonra İdil’in kıyafetlerini hemen arabada değiştirip bir poşete koydum ve o poşet bizimle eve geldiğinde aradan bir hafta geçmişti. Poşetteki kumları banyo lavabosuna döktüğümde çok hızlı akıp gitti, hiç tıkamadı bile.
Bu yüzden hafif, rahat hareket edeceğiniz kıyafetler giyerseniz çok daha iyi olur sizin için. Bir de Dubai çok sıcak bir kent diye düşünmemek gerek. Güneşin batışına doğru hava artık serinlemeye başlıyor. Hele bir de akşam bizim gibi kampa gidecekseniz, üstünüze ince de olsa uzun kollu bir şeyler almanızda fayda var.
Her neyse, fotoğraflarımız da çöl safarimizi de şahaneydi. Hava yavaş yavaş kararmak üzereyken de bedevi kampına ulaştık.
BEDEVİ KAMPI
Çölde birçok farklı kamp var. Eğlencenin, oturma düzeninin ve yemeklerin çok zayıf olduğu kamplar da var ki hiç tavsiye etmem. Bedevi kampının şu andaki amacı, gelen turistlere çöl kültürünü, eğlencesi, yemeğini kısa bir eğlence eşliğinde tanıtmak. Girer girmez tertemiz ve bakımlı bir alan görmek çok hoş oldu. Girişte bir alanda bir adet deve ve bakıcısı bulunuyor. İsteyenler bir merdivenden deveye çıkıp tur atabiliyor ve fotoğraf çektirebiliyorlar. Bunun için herhangi bir ücret ödenmiyor. Hemen sol tarafta yemek bölümü ayırmışlar ve açık büfe gibi birçok meze, zeytinyağlı, çorba, salata ve ızgara vardı. Bizden başka turist grupları da vardı ama hem çok kalabalık olmadıkları için hem de alan çok büyük olduğu için hiç rahatsız edici olmadı.
Ortada bir kısımda çadırda dövme yapan bir kadın oturuyor. İsteyenler gidip ellerine çeşitli desenlerde dövme yaptırabiliyorlar. Bunun için de bir ücret ödenmiyor.
Yemeklerimizi alıp bizim için ayrılan yerlere oturduktan kısa bir süre sonra eğlence başladı. Önce daha hafif bir sufi müzik ile bizim mevlevilerimiz gibi kişiler çıktılar ve ışıklı etekleri ile kısa bir gösteri yaptılar. Ardından ateş şovunu izledik ki ağzına ispirtoyu boca edip de bir anda göklere ejderha gibi üflemesi biraz ürküttü beni. “Ya onu şimdi yutarsa ne olacak” diye soran beynime, “ama o hep yapıyor” deyip durdum. Her neyse bence yapılmamalı ama estetik açıdan da izlettiriyor kendini. Onun sonrasında da herkesin merakla beklediği dansöz şov başladı. İşte o muhteşemdi. Dansöz bizim kültürümüzde de olduğu için elbette bizim için sadece beğendiğimiz bir gösteriyi tekrar izlemek gibiydi ama Uzak Doğu’dan gelen birçok turist için bu çok daha egzotikti. Şunu da bilmekte fayda var. Eğer ramazan ayında kampa giderseniz diğer şovlar oluyor ancak dansöz gösterisi olmuyor.
Yemekler şahane, gösteri şahane, ilgi hizmet muhteşem… Daha ne istenir ki? Gösterinin ardından kadınlar ve hatta kızım da dövme yaptırmaya gittiler ama tüm ısrarlara rağmen ben yaptırmamayı başardım. Çünkü o kına kokusunu da bedenimde bıraktığı rengi izi de (geçici de olsa) sevmiyorum. Ama yapan herkeste de şahane duruyor o ayrı.
Sonrasında tekrar jiplere binip marinadaki gemimize kadar geldik. Eğer merak ediyorsanız, tabii ki çölden çıktıktan sonra tekrar tekerleri şişirdiler.
Ürdün’de de Dubai’de de yaptığım çöl safarileri sevmiştim. İkisinin de başka tatları ve başka hisleri oldu. Eğer siz hiç denemediyseniz mutlaka yapmanızı öneririm. Benim Dubai’ye gidişte bir sonra hedefimse helikopter deneyimi yaşamak… Kendinize iyi bakın, diğer yazılarıma da göz atmayı unutmayın!
Ebru Yılmaz